Parti!

Dersler bitmişti nihayet. Oldukça yorgun olmama rağmen parti için hazırlanmaya başladım. Belime kadar olan gümüşi sarı saçlarımı taradım ve salık bıraktım. Koyu gri elbisemi giydim ve önceden aşırdığım içkileri paketlemeye başladım. Neyse ki kaymakbiraları sığmıştı, ne olur ne olmaz fazla almıştım. Asamı cüppemin iç cebine koydum. Yakalanmamaya ve fazla ses çıkarmamaya çalışarak daha önce şans eseri bulduğum geçite gitmek için bahçeye indim. Şamarcı Söğüt, Bağıran Barakaya gitmek için yapılmış gizli bir geçitti. Neden yapıldığını bilmiyordum, herhalde önceden de orada parti veriyorlardı. Söğüte yaklaştığımda etrafa göz gezdirdim. Kimse olmadığı için rahatlayarak içeri girdim. Tünel çok kaygandı, dikkatli adımlarla barakaya doğru ilerledim. Kapıyı açtığımda iyice rahatladım, kimse daha gelmemişti. Böylece rahatça hazırlık yapacaktım. Paketi köşeye koydum, önceden sakladığım malzemeleri köşedeki dolaptan çıkardım. İlk baş burası temizlenmeliydi. Asamı çıkardım ve "Aklapakla!" dedim. Bu büyüde iyiydim. İçerisi tertemiz olmuştu. Bu sefer mumları yakmak ve havada durmalarını sağlamak için sırayla "İncendio! Hover!" dedim. Biraları paketlerinden çıkarıp eski ahşap masaya dizdim. Sabahtan sakladığım abur cuburlarıda ekledikten sonra sıra müzikteydi. Sabahtan orta boy bir müzik çalar getirmiştim, taşıyabileceğimin en büyüğünü yani. Son ses güzel bir müzik açtım ve karşıdaki yeni temizlenmiş koltuğa çöküp diğerlerini beklemeye başladım.


İyice sıkılmaya başlamıştım en iyisi bir kaymakbirası içmekti. Bir bira açtım ve içmeye başladım. Önceden buraya o kadar dikkat etmemiştim. Her ayrıntısıyla görkemli ve kasvetli bir yerdi burası. Oldukça hoşuma gitti açıkçası. Gözlerimi ara sıra kapıya çeviriyordum gelen varmı diye. Henüz gelen yoktu. Böylece düşünmeye başladım. Burasını sıkıcı günlerde bir sığınak gibi kullanabilirdik. Acaba hademe biliyor muydu bu geçidi? Bilmediğini umarak düşünmeye devam ettim. Burası temiz tutulsa bir nevi ortak salon olabilirdi. Tek farkı bir kural olması olurdu 'Sadece eğlenmene bak!' güzel bir fikirdi bu bana göre. Tabi bir çok öğrenciye görede öyle. Gülümseyerek yeniden baktım, kimse gelmemişti hala. Biramdan bir yudum daha aldım, iç geçirdim ve beklemeye devam ettim.

-Tik,Tak,Tik,Tak-

Beynimin İçinde Artarak Yankılanan Saatin ses Onu Rahatsız Etmeye başlamıştı,Dışarda Olan Yağmur Onu Tedirgin Ediyordu.Dışarıda Çakan Şimşeklere Bakarak Gülümsüyordu.Bu Şimseklerle Kaç Kişinin Öldüğünü Düşünüyordu.Bu Onun Hoşuna Gitmeye Başlamıştı,Şimşekten Sonra Gelen Gök Gürültüsü Ona Daha Fazla Haz Vermeye Başlamıştı.Gülümseyerek Yatakhaneye Baktı,Birkaç Kişi Hala Ayaktaydı Ve Ona Doğru Bakıyorlardı.James El İşaretiyle Onlara Bakmamalarını Söyledi.Yavaşça Yataktan Kalktı,Üstüne Birşeyler Geçirdi Ve Kırmızı Renkteki Kot Ceketini Giydi,Daha Sonra Cübbesini Üstüne Geçirerek,Yavaşça Kapıyı Araladı,Onu Gören Birkaç Kişinin Onu İspiklemeyeceğinden Emindi,İspikleselerdi Sonlarına Katlanırlardı.Yavaşça Dışarı Çıktı,Gözleri Yavaşça Kapanmaya Başlamıştı,Yağmurun Damlalarının Çıkardığı Ses Ona Ninni Gibi Geliyordu.Yavaşça Bahçeye İndi Ve Yavaşça Dolaşmaya Başladı,Islanıyordu.İleride Bir Kulübe'nin Olduğunu Gördü.Yavaşça Ağaçların Arasından Geçerek Oraya Doğru Yürüdü.Pencereden Baktığında Birkaç Kişinin Orda Olduğunu Gördü.Dikkatlı Bakınca İki Kız Olduğunu Anlamıştı.Yavaşça Kapıyı Tıklayıp İçeri Girdi.Kızlar Onu Gördüğüne Şaşırmıştılar.Kim Olsa Şaşırırdı,Bu Normal Bir Şeydi Onlara Baktı.Yavaşça İçeri Girdi Üstündeki Cübbeyi Çıkarıp Kenarı Fırlattı,Kırmızlı Spor Ceketini De Fırlattı Ve Yere Doğru Oturdu.Gözleri Kızların Arasında Mekik Dokuyordu.Gözleri Üstünde Kabarık,Mini Etekli Kızdan Birkaç Dakikalığına Gözlerini Alamamıştı.İçinde Yavaşça Bir Şeyler Olmaya Başlamıştı.Ne Olduğunu Dahi Soramamıştı Sonra Başını İki Yana Salladı Ve Konuşmaya Başladı "Evet Kızlar,Burada Neler Oluyor" Gözlerini Onlardan Aldı,Gözleri İleride Duran Biralara Takılmıştı,Bir Tane Bira Alarak,Bu Kasvetli Yerde Gözlerini Gezdirmeye Başladı.

'' Selam. Geç kalmadım umarım diyeceğim ama kimse gelmemiş zaten. Herkese haber verdiğini sanıyordum? ''

dedi Georgina. Ardından bir kaymakbirası da kendine alıp karşıma geçip oturdu. Sohbet etmeye başladık -aynı zamanda birilerinin verdikleri partiye gelmesini umuyorduk... İkizimle konuşmak beni mutlu ediyordu. Birbirimizi her şekilde anlayabiliyorduk. Çok nadir kavga ederdik. Böyle bir yakınımın olması beni sevindiriyor. Biz konuşurken bir gıcırtı geldi kapıdan "Evet Kızlar,Burada Neler Oluyor" dedi. Ben daha bir şey diyemeden içimi okumuş gibi ''Parti veriyoruz. Hemen hemen herkese söylemiştik. Haberin yok muydu? Bu arada ben Georgina.'' dedi. Herhalde insanlar yeni haber alıyorlardı ya da 'Yeni Kız' tarafından verilen bir partiye katılmak istemiyorlardı. Kendi kendime içten sövüyordum 'Neden hasta olacak başka zaman bulamadım ki?'. Hala çocuğun bir şey demediğini fark ettim. "Ben de Fleur." dedim gülümseyerek. Herhalde saçlarımız yüzünden anlamamıştı ikiz olduğumuzu yada ikizime bakmaktan fark edememişti -yine güldüm daha belli etmeyerek - bunu da fark etmemişti. Georgina iyi anlıyor kıyafetten. Bunları düşünürken hala bir şey demeyen çocuğa döndüm. 'Umarım şokta değildir.' diye düşündüm.

Gözleri Odanın İçersinde Yavaşça Dans Ediyordu.Dışarda Süren Yağmurun Sesi Ona Müzik Gibi Geliyordu.Gözlerini İki Kızın Arasında Gezdirirken,İkisinin Biribirine Benzediğini Anlamıştı Ama Onlara Kardeş Veya İkiz Olduklarını Sormak Saçma Gelmişti,Önce Tanışmalıydı.Gözlerini Tavana Kaldırarak Tavanı Süzdüğünden Kızlardan Birinin Sesini Duymuştu ''Parti veriyoruz. Hemen hemen herkese söylemiştik. Haberin yok muydu? Bu arada ben Georgina.'' Gözlerini Tavandan Çekrek Kıza Baktı.Birkaç Dakika Sonra Önünde Duran Biradan Birkaç Yudum Alarak Dışardaki Şiddetli Yağmura Baktı,İçeride Bulunan Şömine'ye Baktı.O Bunlara Bakarken Diğer Kızın Sesini Duydu "Ben de Fleur."Gözlerini Ona Doğru Çevirdi Ve Gülümseyerek İkisine Baktı "James,James Andrew Slytherin.Kısaca Andrw Diyebilirsiniz." Gözlerimle Odayı Dolaştım Soğuk Gibiydi İçerisi "Çok Yanlış Zamanda Parti Vermişşiniz Bu Yağmurda Kimse Gelmez,Burası Soğuk Gibi İsterseniz Birkaç Çalı Çırpı Toplayıp Yakabilirim" Cebindeki Muggle İcadı Zippoyu Göstererek Onlara Göz Kırptı...

Gözleri Odanın Tavanına Takılmıştı,Gözlerini Kısarak Dışaradan Gelen Seslerin Yankılanışa Ve Ayın,Güneşten Aldığı Işıyı Ayna Gibi Yansıtması Gözüne Takılmıştı.İlerinden Gelen Dalların Kırılma Ve Çıtırdama Sesi Onu Rahatsız Etmeye Başlıyordu.Dışarda Birkaç Kişinin Olması Ve Onlaradan Birinin Hademe Veya Profesör Olma Olasılığı Onu Korkutuyordu.Gözlerini Kapatıp Açtığında Kapının Gıcırtıyla Açıldığını Duydu Cebindeki Asasını Çıkardı.Tam Büyü Yapacaktı Ki Bu Kişinin Daphne Olduğunu Anlayıp,Rahatladı.Kendisini Rahat Bıraktı,Birazcık Gerginliğini Üstünden Atmaya Çalıştı,Sonra Aklına Daphne'yle Kavga Ettiği Geldi Ve Bu Kafasına Birden Baltayla Vurulmuş Gibi Oldu.Birkaç Dakika Sonra Onun Sesini Duydu "Herkese selam uyku tutmadı da ." James Gülümseyerek Ona Baktı,Yavaşça Ayağa Kalktı,Daphne'ye Göz Kırptı,Gözleri Odanın Köşesindeki Birkaç Odun Parçasına Takıldı.Oraya Doğru Yürüyerek Kızlarla İletişime Geçmeyi Denedi "Bakın Kızlar Ne Buldum Bunları Yakabiliriz,Tabi İsterseniz?" Onlara Baktı Ve Verecekleri Cevapları Bekledi.

"James,James Andrew Slytherin.Kısaca Andrw Diyebilirsiniz." Güzel bir isimdi Andrew. Andrew'in gözleriyle odayı dolaştığını gördüm herhalde soğuk bulmuştu. Bir kaç dakika sonra beni haklı çıkarırcasına "Çok Yanlış Zamanda Parti Vermişşiniz Bu Yağmurda Kimse Gelmez,Burası Soğuk Gibi İsterseniz Birkaç Çalı Çırpı Toplayıp Yakabilirim" cebindeki Muggle icadı zippoyu göstererek bize haylazca göz kırptı. ''Tabi isteriz, becebilirsin umarım.'' dedi James'in sorusuna karşılık olarak Georgina. Baştan onun kinci biri olduğunu düşünmüştüm. Ama aksine oldukça kibardı. O sırada yeşiller içinde biri girdi. Slytherinli kız bu, onu daha önce görmüştüm. Oldukça sevimli biri gibi görünüyordu. Yanımıza yaklaştı, gülümseyerek:

-Herkese selam uyku tutmadı da. dedi. Georgina'nın başıyla selamını gördüm, bende cıvıl cıvıl bir gülümsemeyle "Hoşgeldin canım. Henüz pek kişi gelmedi maalesef." dedim hafifçe dudağımı bükerek ama umutla.

Georgina kıza kaymakbiralarını işaret etmişti. Kızda gidip bir tane aldı. Bende böyle anlaşmalarına hem şaşırmış, hem de hoşuma gitmiş bir bakış attım Georgina'ya. "James geçen gün olanlar için özür dilerim. Biraz fazla tepkiliydim." demekki tanışıyorlardı. Acaba olay neydi? Merakımı bastırarak bir yudum daha aldım biramdan. Georgina her zamanki muzipliğiyle '' Ee...Durumlar nedir bakalım. Biraz ısındığımıza göre partiyi hareketlendirmek gerek. Dans etmek ister misin? '' dedi. Bende damsız olduğum için sıkılıp partiyi mahvedeceğime, hareketli bir müzik koydum ve adının Daphne olduğunu bildiğim kızı kolundan tutup dansa kaldırdım. Böylece kız kıza dans etmek acayip olmamıştı. Bizde sıkılmamıştık. O sırada yine Georgina muziplikle yaptığıma gülüyordu. Ben de ona göz kırptım.